Aim: The aim of this study is to conduct a five-year retrospective evaluation of women who underwent urinary incontinence and prolapse surgery at a university hospital.
Material and Methods: Records of 137 patients who underwent urinary incontinence and prolapse surgery at a university hospital between 2017 and 2022 were retrospectively reviewed. Due to 17 repeated entries in the records, data from a total of 120 women were evaluated. Parameters such as age, obstetric and gynecological history, urogynecological complaints and duration, referring clinic, diagnoses, type of surgery performed, year of surgery, and length of hospital stay were analyzed.
Results: The mean age of the examined cases was 59.63±10.66 (min 34 - max 81), with 77.5% being in the postmenopausal period. The mean number of gravida and parity for women were 3.36±2.07 (min 0 - max 9) and 2.50±1.42 (min 0 - max 9), respectively. Of the women, 35% presented with urinary incontinence, 27.5% with pelvic organ prolapse, and 26.7% with both pelvic organ prolapse and urinary incontinence complaints. The average time to hospital admission was 4.03±5.52 (min 0 - max 25) years, with the most common diagnoses being urinary incontinence (28.3%) and cystocele (28.3%). The majority of cases underwent transobturator tape (TOT) (38.3%) and sacrocolpopexy (12.5%) surgeries. The average hospital stay due to surgery was 3.42±1.33 (min 1 - max 7) days. About 13.4% of women had a history of recurrent pelvic floor surgery and 5% reported dyspareunia in the postoperative period.
Conclusion: Women presented to the hospital with urogynecological symptoms approximately four years after their initial apply, with the majority being diagnosed with urinary incontinence and cystocele. TOT and sacrocolpopexy surgeries were predominantly performed. About one in ten women had a history of recurrent urogynecological surgery. Dyspareunia was reported at a low rate in the postoperative period. It is believed that maintaining more comprehensive and follow-up data records would guide healthcare professionals in their planning.
pelvic floor surgery pelvic organ prolapse retrospective healthcare professionals urinary incontinence.
Amaç: Bir üniversite hastanesinde üriner inkontinans ve prolapsus cerrahisi geçiren kadınların beş yıllık retrospektif olarak değerlendirilmesidir.
Gereç ve Yöntem: Bir üniversite hastanesinin 2017-2022 yılları arasında üriner inkontinans ve prolapsus cerrahisi geçiren 137 olgunun kayıtları retrospektif olarak incelenmiştir. Kayıtların 17’si tekrarlayan girişler olduğundan, toplamda 120 kadının verileri değerlendirilmiştir. Olguların yaş, obstetrik ve jinekolojik öyküsü, ürojinekolojik şikayetler ve süresi, başvuru yapılan klinik, tanıları, geçirilen operasyon tipi, yılı, yatış süresi gibi parametreleri analiz edilmiştir.
Bulgular: İncelenen olguların yaş ortalaması 59.63±10.66 (min 34- max 81) ve %77.5’i postmenopozal dönemdeydi. Kadınların ortalama gebelik ve doğum sayısı sırasıyla 3.36±2.07 (min 0-max 9) ve 2.50±1.42 (min 0-max 9) idi. Kadınların %35’si üriner inkontinans, %27.5’i perinede ele gelen kitle ve %26.7’si ise ele gelen kitle ile birlikte üriner inkontinans şikayetleri ile hastaneye başvurmuştu. Hastaneye başvuruların ortalama 4.03±5.52 (min 0- max 25) yıl sonra olduğu ve en sık üriner inkontinans (%28.3) ve sistosel (%28.3) tanılarıyla yatışlarının olduğu belirlenmişti. Olgular en fazla transobturator tape (TOT) (%38.3) ve sakrokolpopeksi (%12.5) operasyonu geçirmişti. Cerrahi nedeniyle hastanede yatış süresi ortalama 3.42±1.33 (min 1-max 7) gündü. Kadınların %13.4’ünün tekrarlayan pelvik taban cerrahisi mevcuttu ve %5’inin post-op dönemde disparoni bildirdiği saptandı.
Sonuç: Kadınlar ortalama dört yıl sonra ürojinekolojik semptomlarla hastaneye başvurmuşlar ve çoğunlukla üriner inkontinans ve sistosel tanısı almışlardır. Ağırlıklı olarak TOT ve sakrokolpopeksi cerrahisi uygulanmıştır. Yaklaşık her on kadından birinin tekrarlayan ürojinekolojik cerrahi öyküsü mevcuttur. Düşük oranda operasyon sonrası dönemde disparoni bildirilmiştir. Veri kayıtlarının daha kapsamlı tutulması ve takip edilmesinin sağlık çalışanlarının planlamalarına yol göstereceği düşünülmektedir.
pelvik taban cerrahisi pelvik organ prolapsusu retrospektif sağlık profesyonelleri üriner inkontinans
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Kadın Hastalıkları ve Doğum |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 18 Aralık 2023 |
Gönderilme Tarihi | 9 Ağustos 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 |