Amaç: Bu çalışmanın esas amacı üst gastrointestinal sistem (GİS) semptomları olan hastalarda gastrointestinal parazitoz sıklığını araştırmaktı. İkincil amaç ise proton pompa inhibitörleri (PPİ) kullanımının gastrointestinal parazit sıklığı ve histopatolojik bulgular üzerine etkisini değerlendirmekti.
Gereç ve Yöntem: Üst GİS semptomları nedeniyle endoskopi yapılan erişkin hastalar çalışmaya dahil edildi. Hastalardan histopatolojik değerlendirme için biyopsi örneği, parazitolojik inceleme için ise gastrik ve duodenal aspirasyon sıvısı ve gaita örneği alındı.
Bulgular: Çalışmaya toplamda 40 hasta (29 kadın ve 11 erkek) alındı. Kadınların ortalama yaşı 54 ± 14,6, erkeklerin ise 38,4 ± 18,7 yıldı (p = 0,008). Hastalar PPİ kullanmayan [14 hasta (35%)] ve kullanan [26 hasta (65%)] olarak iki gruba ayrıldı. Toplam 3 hastada (7,5%) parazitoz saptandı. Bunlardan ikisi PPİ kullanan grupta, biri ise kullanmayan grupta idi (p = 0,95). Bunun yanı sıra, PPİ kullanımı ile histopatolojik bulgular arasında istatistiksel olarak anlamlı ilişki gözlemlenmedi. Helikobakter pilori pozitifliği ile inflamasyon (p = 0,002) ve intestinal metaplazi (p < 0,001) ilişkili bulundu.
Sonuç: Çalışmamıza alınan hastalar arasında dispeptik şikayetlerin kadınlarda daha fazla olduğu saptandı. PPİ kullanımının gastrointestinal parazit sıklığı ve histopatolojik bulgular üzerinde istatistiksel olarak anlamlı etkisinin olmadığı görüldü. Ek olarak, Helikobakter pilori pozitif hastalarda negatif olanlara göre inflamasyon ve intestinal metaplazi sıklığı anlamlı düzeyde yüksek izlendi.
Aim: The main purpose of this study was to investigate the frequency of gastrointestinal parasites in patients with upper gastrointestinal system (GIS) complaints. The secondary aim was to evaluate the effect of proton pump inhibitors (PPI) on gastrointestinal parasite frequency and histopathological findings.
Materials and Methods: Adult patients who underwent endoscopy for upper GIS symptoms were included in the study. Biopsy specimen for histopathological evaluation, gastric and duodenal aspiration fluid, and stool specimen for parasitological evaluation were also obtained from the patients.
Results: A total of 40 patients (29 female and 11 male) were included in the study. The mean age of women was 54 ± 14.6 and men was 38.4 ± 18.7 years (p = 0.008). The patients were divided into two groups as not using PPI [14 patients (35%)] and using PPI [26 patients (65%)]. Parasites were detected in 3 patients (7.5%). Two of them were from the group using PPI, and one from the group not using PPI (p = 0.95). It was also observed that the effect of PPI on histopathological findings was not statistically significant. Helicobacter pylori positivity was associated with inflammation (p = 0.002) and intestinal metaplasia (p < 0.001).
Conclusion: It was determined that dyspeptic complaints were more common in women. The effect of PPI on histopathological findings or the frequency of parasites were not statistically significant. Inflammation and intestinal metaplasia were found to be statistically higher in Helicobacter pylori positive cases than negatives.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Sağlık Kurumları Yönetimi |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 12 Eylül 2022 |
Gönderilme Tarihi | 27 Ocak 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022Cilt: 61 Sayı: 3 |