Aim: To evaluate the contribution of serology laboratory data into communicable disease notifications and the role of hospital's Communicable Disease Notification Committee in improving clinicians' notifications in Ege University Hospital in January 2007– July 2008. Material and Methods: The study is an operational study with two interventions: Finding cases of notifiable disease using serology laboratory data, notifying them and trying to increase clinicians' notifications by making feed-back to clinics through committee meetings. The numbers and ratios of cases notified have been compared with chi-square test. Results: The ratio of cases notified from Ege University Hospital among notifications from all facilities in Izmir has increased from 0.6% to 8.5% (p=0.0000). This ratio significantly increased for brucellosis, mumps, measles, syphilis, hepatitis A, B, C. Clinicians' notification rate has increased by 12 times, from 1.3% to 15.4% (p=0.0000). Clinicians have notified brucellosis, hepatitis A and B significantly more. Clinics that had not notified before have started to notify and there was an increase in the types of disease notified. Conclusion: Laboratory data have made an important contribution to notifications. Committee meetings have been effective in improving clinicians' notifications. Active surveillance based on laboratory data and feed-back to clinics about cases they did not notify could provide a solution to the undernotification problem.
Amaç: Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde Ocak 2007-Temmuz 2008 döneminde serolojik laboratuvar tanılarının bulaşıcı hastalık bildirimi amaçlı kullanımını ve hastanenin Bulaşıcı Hastalıklar Bildirim Komitesinin klinisyen bildirimlerini arttırmadaki rolünü değerlendirmek. Yöntem ve Gereç: Hastanenin bulaşıcı hastalık bildirimlerini arttırmaya yönelik müdahale tipi bir araştırmadır. Müdahalenin iki ayağı bulunmaktadır: Seroloji laboratuvarında saptanan bildirimi zorunlu bulaşıcı hastalık olgularının aktif sürveyans yapılarak belirlenip İstatistik Birimi'nce bildirimlerinin yapılması ve komite toplantıları aracılığıyla kliniklere geri bildirim yapılarak klinisyenlerin bildirimlerinin arttırılmaya çalışılması. Bildirilen olgu sayıları ve bildirim oranlarındaki artış ki-kare testi ile analiz edilmiştir. Bulgular: İl genelinde yapılan bildirimler içinde hastanenin payı %0,6'dan %8,5'e çıkmıştır (p=0,0000). Bruselloz, kabakulak, kızamıkçık, sifiliz ve hepatit A, B, C özelinde de hastanenin payında istatistiksel olarak anlamlı artış bulunmuştur. Klinisyenlerin bildirim oranı %1,3'ten % 15,4'e çıkarak 12 kat artış göstermiştir (p=0,0000). Klinisyenlerin bruselloz, hepatit A ve hepatit B hastalıklarını bildirme oranlarında anlamlı artışlar saptanmıştır. Daha önceden bildirim yapmayan klinikler bildirim yapmaya başlamış ve bildirilen hastalık çeşitlerinde de artış gözlenmiştir. Sonuç: Laboratuvar verilerinin bildirimlere önemli katkısı olmuştur. Komite toplantıları, klinisyenlerin bildirimlerini arttırmada etkili olmuştur. Olgu sayısı yüksek olan sağlık kurumlarında laboratuvar temelli aktif sürveyans yapılması ve kliniklere bildirmedikleri olgularla ilgili geri bildirim yapılması, bulaşıcı hastalık bildirimlerindeki eksikliği gidermek için bir çözüm olabilir.
Diğer ID | JA79ZV79KA |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Haziran 2009 |
Gönderilme Tarihi | 1 Haziran 2009 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2009Cilt: 48 Sayı: 2 |