Aim: Suicide attempts are an important problem in Turkey as in other countries. In recent years, there has been an increase in the number of adolescent children who attempt suicide. Material and Methods: In this study the patients who attempted suicide were evaluated retrospectively between January 2008 and January 2010. Results: We included 232 patients (82.6% female) with an average age of 14.9±1.1 years. Most of the patients were in the 14-16 years age group (73%) and 265 of them took toxic doses of medicines; 16 of them used sharp objects and took toxic doses of medicines to commit suicide. The types of medicines that patients took to commit suicide included non-steroidal antiinflammatory drugs and paracetamol (45.4%), central nervous system (CNS) drugs (23.2%) and antibiotics (5.5%). Some of the patients (n=185) did not present with any symptoms, 41 had gastrointestinal symptoms and 39 of them presented with CNS symptoms. The reasons for suicide attempts included family related reasons in 180 cases and friendship related reasons in 85 cases. All of the patients were hospitalized and observed for at least 24 hours. There were no cases of mortality during or after the suicide attempt. Conclusion: Compared to previous years, we observed an increase in the number of suicide attempts among adolescent children. Prevention and management of suicide attempts should be concerned overall by a children-family-environment based approach.
Amaç: Özkıyım girişimi ülkemizde tüm dünyada olduğu gibi önemli bir sorundur. Son yıllarda özkıyım girişiminde bulunan genç yaş grubu çocukların sayısı giderek artmaktadır. Yöntem ve Gereç: Ocak 2008-Ocak 2010 tarihleri arasında özkıyım girişimi ile getirilen 281 olgunun klinik özellikleri retrospektif olarak değerlendirilmiştir. Bulgular: Hastaların 232'i (%82.6) kız, yaş ortalaması 14.9±1.1 idi. Hastaların çoğunluğu 14-16 yaş grubunda yer almaktaydı (%73) ve 265'inde ilaç içme; 16 hastada ilaç içme ile birlikte kesici-delici alet kullanımı saptanmıştır. Özkıyım amacıyla içilen ilaç gruplarının sırasıyla analjezik-antiinflamatuar ilaçlar (%45.4), merkezi sinir sistemine (MSS) etkili ilaçlar (%23.2), antibiyotikler (%5.5) olduğu görülmüştür. Hastaneye başvuran hastaların 185'inde herhangi bir belirti yoktu, 41'inde gastrointestinal belirtiler, 39'unda MSS belirtileri saptanmıştır. Özkıyım girişim nedenlerine bakıldığında; 180 olguda ailesel, 85 olguda arkadaş ilişkilerinde sorunlar saptanmıştır. Hastaların hepsi yatırılarak tedavi edilmiştir. Olguların hiçbirinde özkıyım girişimi sırasında ya da sonrasında ölüm gelişmemiştir. Sonuç: Daha önceki yıllarla karşılaştırıldığında özkıyım girişimlerinde bulunan genç yaş grubu çocukların sayısının arttığı gözlenmiştir. Özkıyım girişimini önleme ve tedavi yaklaşımlarında çocuk, aile ve çevrenin bir bütün olarak değerlendirilmesi gerektiğini düşünmekteyiz.
Diğer ID | JA77NM87MH |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Haziran 2011 |
Gönderilme Tarihi | 1 Haziran 2011 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2011Cilt: 50 Sayı: 2 |