Amaç: Tirotoksikoz, periferik kan ve dokulardaki tiroit hormonu fazlalığından kaynaklı tüm klinik tabloları karşılayan bir çatı terimdir. Tirotoksikoz tablosu birçok organ ve metabolik süreci olumsuz yönde etkilemektedir. Bunlardan biri de erkek üreme sistemidir. Bu deneysel çalışmada tirotoksikoz nedenli erektil disfonksiyonda sildenafil tedavisinin disfonksiyonu önleyebilme etkisinin histopatolojik olarak değerlendirilmesi amaçlanmıştır.
Gereç ve Yöntem: Her biri 8 sıçandan oluşan 4 çalışma grubu oluşturuldu. Bu deneysel gruplar; Kontrol, Tirotoksikoz (Deney grubu), Tirotoksikoz + sildenafil uygulanan grup (Tedavi grubu) ve Tirotoksikoz oluşturulan + sildenafil çözücü solüsyon uygulanan grup (plasebo) grubu şeklindedir. Tirotoksikoz grubu erkek sıçanlara 0,2 mg/kg/gün dozunda ile 7 gün boyunca L-tiroksin enjekte edildi. Tedavi grubuna ise L- tiroksin uygulamasını takiben 10 mg/kg/gün dozda sildenafil, 24 gün boyunca intraperitoneal olarak uygulandı. Deneysel model tamamlanınca penis dokusu histokimyasal ve immünohistokimyasal incelemeler için %4’lük paraformaldehit içine alındı. Rutin immünohistokimyasal takip ve boyamalar yapılarak tüm örnekler ışık mikroskobunda değerlendirildi.
Bulgular: Deney grubuna ait deneklerde kavernöz boşluklarda dejenerasyon, daralma ve endotel hücrelerinde kayıp olduğu saptandı. Fibroelastik bağ doku ve düz kas dağılımı açısından tirotoksikoza maruz kalan sıçanlarda elastik lifler ve düz kaslarda belirgin azalma, kollajen liflerde ise artış olduğu saptandı. Tedavi grubunda tunica albuginea, corpus cavernosum, venöz sinüsler, kavernozal trabeküler düz kas ve ince fibröz bağ doku normal histolojik yapıya yakın olduğu görüldü. Kavernöz cisimlerin çapları istatistiksel olarak anlamlı bulundu (p<0,001). Kavernöz yapılarda fibrozis, dejenerasyon ve daralma sonuçlarında benzer farklılıklar gözlenmiştir.
İkili analizlere göre kontrol- tedavi ve deney- plasebo grupları arasındaki farklılıklar istatistiksel olarak anlamlı değilken, diğer tüm ikili farklılıklar anlamlı bulunmuştur (p<0,05). Periferik sinir dejenerasyonu açısından ise sadece kontrol grubunun deney ve plasebo grubu ile olan farklılıkları anlamlı bulundu (p<0,05).
Sonuç: Deneysel tirotoksikoz modelinin penil kavernöz dokuda histolojik hasara neden olduğu tespit edilmiştir. Ekzojen sildenafil uygulamasının histopatolojik olarak dejeneratif etkileri azalttığı saptanmıştır.
Aim: Thyrotoxicosis is a term that meets all clinical pictures caused by excessive thyroid hormone in peripheral blood and tissues. The thyrotoxicosis table negatively affects many organs and metabolic processes. One of them is the male reproductive system. In this experimental study, the histopathological evaluation of the effect of preventing dysfunction of sildenafil treatment in erectile dysfunction due to thyrotoxicosis is aimed.
Materials and Methods: Four study groups were formed, each consisting of 8 rats. These experimental groups: The control group, Thyrotoxicosis (Experimental) group, Thyrotoxicosis+ sildenafil applied group (Treatment group) and Thyrotoxicosis+ sildenafil solvent applied group (Placebo). Male rats in the thyrotoxicosis group were injected with a dose of 0.2 mg / kg / day for 7 days with L-thyroxine. Following the application of L-thyroxine to the treatment group, sildenafil at a dose of 10 mg/kg/day was administered intraperitoneally for 24 days. When the experimental model was completed, 4% paraformaldehyde was taken for histochemical and immunohistochemical examinations. Routine immunohistochemical monitoring and staining were done, and all samples were evaluated under a light microscope.
Results: In the subjects belonging to the experimental group, degeneration in the cavernous spaces, narrowing and loss of endothelial cells were determined. In the rats exposed to thyrotoxicosis in terms of fibroelastic connective tissue and smooth muscle distribution, there was a significant decrease in elastic fibers and smooth muscles and an increase in collagen fibers. In the treatment group, tunica albuginea, corpus cavernosum, venous sinuses, cavernosal trabecular smooth muscle and thin fibrous connective tissue were found to be close to normal histological structure. Diameters of cavernous bodies were found statistically significant (p <0.001). Similar differences were observed in fibrosis, degeneration, and contraction results in cavernous structures. According to the bilateral analysis, while the differences between the control-treatment and experimental-placebo groups were not statistically significant, all other binary differences were found significant (p <0.05). In terms of peripheral nerve degeneration, only the control group's differences with the experimental and placebo groups were found to be significant (p <0.05).
Conclusion: It has been determined that the experimental model of thyrotoxicosis caused histological damage in penile cavernosae. It has been provided that exogenous sildenafil application reduces histopathological degenerative effects.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sağlık Kurumları Yönetimi |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Eylül 2020 |
Gönderilme Tarihi | 8 Mayıs 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020Cilt: 59 Sayı: 3 |