Actinomyceses which do not have the painting characteristic of an acid alkali resistant-bacteria are facultative or obligatory anaerobic, nonsporulating gram-positive bacillus. We intended to evaluate the diagnosis and the treatment of an Actinomycosis case with multiple hepatic, abdominal and pelvic abscesses that had fistula to colon and subcutaneous location and who had convulsions due to penicillin therapy with the accompaniment of literature at this presentation. The 45 year old male patient presented with right upper quadrant pain which had started a month previous and increased progressively, accompanied by a weight loss about 10 kg, fever and watery diarrhea. Multiple hepatic and intraabdominal abscesses were diagnosed. Tissue samples taken from the hepatic abscess were determined to be an Actinomycosis infection. Twentyfour million units/day of crystallized penicillin treatment was started. Due to epileptic attacks during treament, the penicilin dosage was decreased. In patients with widespread abscesses in the liver, abdomen and pelvis, the occurence of Actinomyces must be kept in mind. Upon observing sulfur granules and dense hypheas with cytological illustration in patients with appropriate settlement, Actinomycosis can be diagnosed easily. It must be kept in mind that during the treatment convulsive attacks due to high doses of penicilin for a prolonged period may be observed.
Aktinomisesler fakültatif veya zorunlu anaerop, sporsuz, AARB boyanma özellikleri olmayan, gram (+) basillerdir. Bu sunumda, karaciğer, batın içi ve pelvik bölgede multipl, fistülize abseleri bulunan ve yüksek doz penisilin ile tedavi sırasında ilaca bağlı epileptik atak gelişen aktinomikoz olgusunun tanı ve tedavisinin literatür eşliğinde sunulması amaçlandı. 45 yaşında erkek hasta yaklaşık 1 aydan beri devam eden ve giderek artan sağ üst kadran ağrısı, 10 kg kadar kilo kaybı, son 1 haftadır başlayan yüksek ateş ve beraberinde sulu ishal nedeniyle başvurdu. BT de karaciğer sağ lobda 100 mm, merkez alanda 26 mm apse ile uyumlu kitle ve bu abseden cilt altına uzanan fistül traktı ile batın içinde çok sayıda abseler izlendi. Karaciğerdeki abseden doku örneği alındı. Yoğun sülfür granülleri içeren aktinomikoz enfeksiyonu tanısı kondu. Yirmidört milyon Ü/gün kristalize penisilin tedavisi başlandı. Tedavi sırasında yüksek doz penisiline bağlı konvülziyon gelişmesi üzerine penisilin dozu düşürüldü. Karaciğer, batın içi ve pelviste yaygın abseler varlığında tanıya yönelik alınan sitolojide sülfür granülleri ve yoğun hiflerin görülmesi aktinomikozu akla getirmelidir. Ayrıca, tedavisinde kullanılan uzun süreli ve yüksek doz penisilinin de konvülsiv ataklar gelişimine neden olabileceği unutulmamalıdır.
Diğer ID | JA34VV83GZ |
---|---|
Bölüm | Olgu Sunumu |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Eylül 2010 |
Gönderilme Tarihi | 1 Eylül 2010 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2010Cilt: 49 Sayı: 3 |