Aim: Covid-19 pandemic has been reported to cause increased levels of depression, anxiety and posttraumatic stress disorders in the general population. Fibromyalgia syndrome (FMS) patients may be more inclined to develop these problems because of reduced resilience and coping mechanisms. For this reason, we have aimed to assess FMS patients’ levels of resilience, Obsession with covid-19, anxiety and quality of life and compare these values with controls living in the same household.
Materials and Methods: Patients diagnosed as having FMS according to the ACR 2016 classification criteria and a control subject living in the same household were included in the study. Subjects were asked to fill out an online questionnaire form containing pain level, Short form 36, covid-19 anxiety scale, Obsession with covid scale and resilience scale for adults. Results were compared between the FMS patients and controls.
Results: 39 FMS patients and 39 controls were included in the study. Demographic characteristics were similar between the groups (p>0.05). Subjects with FMS had lower levels of quality of life in addition to worse anxiety and obsession with Covid-19 scores (p<0.05). Surprisingly, most subsections of the resilience scale for adults were not significantly different between the groups (p>0.05), except for structured style subsection (p<0.05).
Conclusion: Patients with FMS are affected more negatively psychologically than controls during the Covid-19 pandemic. Regular follow up visits, whether face to face or through telemedicine should include assessment for pandemic related anxiety and obsession may help control pain and other FMS symptoms.
Etik kurul onayımız yüklenmiştir
Çalışmamız EÜTF hastanesinde yürütülmüştür, herhangi bir maddi destek alınmamıştır
Amaç: Kovid-19 pandemisi sürecinde hem hastalık korkusu hem de sosyal izolasyon nedeni ile kronik ağrısı olan bireylerde sosyal izolasyonun ağrı düzeyleri üzerine de olumsuz etkileri olduğu gösterilmiştir (Hruschak 2021). Bir kronik yaygın ağrı sendromu olan Fibromiyalji hastalarında da sosyal izolasyon nedeni ile anksiyete ve depresyon üzerine olumsuz etkiler olduğu bildirilmiştir (Aloush 2021). Bu bulgulardan yola çıkarak, bu çalışmada, fibromiyalji hastalarının pandemi sürecindeki anksiyete ve depresyon düzeylerinin değerlendirilmesi ve kontroller ile karşılaştırılması amaçlanmıştır.
Gereç ve yöntem: Çalışmaya her iki grupta 35 gönüllü olacak şekilde toplam 70 hasta dahil edilmesi planlanmıştır. Fibromiyalji grubuna 2015 Amerikan Romatoloji Birliği kriterlerine göre fibromiyalji sendromu kriterlerini karşılayan ve polikliniğimizden takipli olan hastalar dahil edilmiş, kontrol grubuna ise fibromiyalji hastaları ile aynı evde yaşayan birinci derece yakınları dahil edilmiştir. Hastaların demografik özellikleri, Covid-19 geçirip geçirmedikleri, yakın çevrelerinden Covid-19 geçiren olup olmadığı, mevcut ağrı düzeyleri, yaygın ağrı ölçeği ve semptom şiddeti skalası değerleri kaydedilmiştir. Ayrıca yaşam kalitesinin değerlendirilmesi amacı ile katılımcılardan Kısa form 36 (SF36), pandemiden etkilenme düzeylerini değerlendirmek amacı ile de Koronavirüs endişe anketi (KEA), Koronavirüs takıntı anketi (KTA), dayanıklılık düzeylerinin değerlendirilmesi amacı ile Yetişkinler için psikolojik dayanıklılık ölçeğini doldurmaları istenmiştir. Demografik ve hastalık özelliklerinin değerlendirilmesinde tanımlayıcı istatistikler, kategorik verilerin dağılımının değerlendirilmesi amacı ile ki-kare testi, nümerik verilerin gruplar arası karşılaştırılması için bağımsız örneklem t-testi uygulanmıştır. Bulgular: 39 fibromiyalji hastası ve 39 kontrol katılımcı çalışmaya alınmıştır. Hastaların %71,8’i kadın, kontrol grubunun %50’si kadındır ve gruplar arasında cinsiyet açısından anlamlı fark mevcuttur (p<0,05). Yaş, medeni durum, ek hastalık varlığı ve çalışma durumu açısından gruplar arasında anlamlı fark saptanmamıştır (p>0,05). SF36 ölçeğinin tüm alt gruplarında, fibromiyalji hastalarında kontrollere oranla anlamlı daha kötü skorlar saptanmıştır (p<0,05). Covid endişe, covid takıntı ve psikolojik dayanıklılık skorları da fibromiyalji tanılı hastalarda, kendileri ile aynı evde yaşayan kontrollere oranla anlamlı daha kötü saptanmıştır (p<0,05). Sonuç: Fibromiyalji hastalarında sağlıklı bireylere oranla yaşam kalitesi ve anksiyete düzeylerinin daha kötü olduğu bildirilmiştir (Baxter, 2014). Çalışmamızın bulguları, fibromiyalji hastalarının Kovid-19 pandemisi sırasında anksiyete ve yaşam kalitesi düzeylerinin daha kötü seyrettiğini göstermektedir. Aynı zamanda fibromiyaljili bireylerde Covid-19’a dair hasta olma korku ve takıntısının da kontrollere oranla daha yüksek olması, fibromiyaljik bireylerde fonksiyonel kayıpları şiddetlendirebilir. Kovid-19 pandemisinin devam ettiği süreçte, fibromiyalji hastalarına bakım veren hekimlerin bu endişe ve takıntı düzeylerini de değerlendirmesi ve gerektiği durumlarda bu endişelere yönelik psikolojik destek sağlanması, hastaların hem anksiyete düzeylerinde azalmaya hem de primer ağrı kontrolüne yardımcı olabilir.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Romatoloji ve Artrit |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 12 Mart 2025 |
Gönderilme Tarihi | 20 Ocak 2025 |
Kabul Tarihi | 31 Ocak 2025 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025Cilt: 64 Sayı: 1 |